Gerze Meslek Yüksek Okulu'nda Geleneksel Gerze Mutfağı Workshop etkinliği düzenlendi. Islama, mısır çorbası ve düğün helvası etkinliğe katılanlara sergilendi.
Aşçılık Bölümü öğrencileri tarafından yapılan etkinlik Gerze'nin tanıtımına katkı sunarken, şehir dışından Gerze'ye gelen öğrencilerin de ilçemizin kültürel özelliklerini tanımasına yol açıyor. Uygulamalı olarak gösterilen yöresel yemekler workshopa katılanlar tarafından ilgiyle takip edilirken, programda konuşan Sinop Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şakir Taşdemir, "Biz bu Meslek Yüksekokullarını çok önemsiyoruz. Ara eleman çok kıymetli. Mesleki ve teknik eğitimin bel kemiği meslek yüksek okulları ve meslek liseleri. Şehrimiz memleketimiz gelişecekse buralardan gelişecek. Ben de meslek yüksekokulu mezunuyum. Sakın bölümünüzü, okulunuzu es geçmeyin. Çok kaliteli bir yerde, kaliteli bir eğitim alıyorsunuz. Bunu şımarmanız ya da başkalarını onore etmek için söylemiyorum, sadece gerçek olduğu için söylüyorum" dedi.
Gerze Belediye Başkanı Cevat Şensoy ise Çeçe Köyü'nde mısır çorbasının yoğurtla yapıldığını söylerken, "ben de endüstri meslek lisesi mezunuyum. Daha sonrasın da öğretmen oldum. Sokağa çıktığımda usta bir iş yapıyor. Diyorum ‘ustam sen bunu niye böyle yapıyorsun, şöyle yapsan daha iyi değil mi?’ ‘Hiç düşünmedim gerçekten daha iyi böyle diyor" şeklinde konuştu.
Söyleşi için üniversiteye gelen ve workshopa katılan Anadolu Ajansı Samsun Bölge Müdürü Halil Demir ise, "ben bir gazeteci olarak gastronomi ile ilgili birkaç husus söylemek isterim. Ben aynı zamanda Samsun Valiliği Kültür Turizm Değerlendirme Kurulu Üyesiyim. Turizm ile de turizm haberciliği ile de alakalıyız. Bir kentte turizmin olması bütün sektörleri tetikliyor. Gerze turizm konusunda bölgede en iyi yerlerden birisi. Bir örnek verecek olursam Gerze ile ilgili, yataklı turizme para harcayan ve değer katan bil ilçe. Doğal güzelliği, tarihi zenginliğinin yanı sıra insanların kalmasındaki en büyük neden, gastronomi turizmidir. Bugün Türkiye’de ve dünyada yatan turist sayısının en fazla olduğu yerler, gastronomi açısından zengin, olan değerlerini markalaştıran yerlerdir. Bizim Karadeniz’in bir Antep’e bir Hatay’a göre turizmde ekonomiksel olarak geride olmasının en büyük sebebi gastronomi turizminde zayıf olmalarıdır. Sizin bu yöresel ürünleri bir marka haline getirerek önce ülkemize sonra dünyaya tanıtmanız, bu bölgede yapılacak turizmde ana unsurlardır. İnsanlar Sinop Tarihi Cezaevi’ni bir kere gördüklerinde bir daha görmek istemeyebiliyorlar. Ama Sinop mantısını bir daha yemeye gelebiliyor. Yapılan uluslararası araştırmalarda gastronomi turizmini başaran yerlerin gelişimi daha yüksek oluyor. O yüzden gastronomi alanında yapılacak olan geliştirmeler çok önemli" diye konuştu.
Etkinliğin ardından, workshopun hazırlanmasında emeği geçen akademisyen ve öğreticilere teşekkür belgesi ve hediyeleri takdim edildi.